19 Aralık 2011 Pazartesi

yalnızlıgı gectim..

 selpağım bile yok amınakoyayım selpak ya

burdan

eve dönmek cok zor
eve dönünce ne olacak ne bitecek kestirmek cok zor
gitmek cok zor
eve dönünce hayal kurmak cok zor.

Ben 1.5 yıl daha İzmir'de ne yapacağım?

15 Aralık 2011 Perşembe

mühim değil

ne güzel şarkı bu
tabi ki yine benim için yazılmış hissine kapılıyorum.

24 Kasım 2011 Perşembe

herşey

tamam da ah kafam güzel olunca bir arpa boyu yol gidemediğimi farketmem ne olacak

21 Kasım 2011 Pazartesi

today

I feel totally wasted.

Araf


Uzun süredir oyun oynamayınca çirkin oyunun çirkin kurallarını unutuyorsun. Birileri sana hatırlatınca da tek istediğin bildiğin güvenli sevgi dolu kollara geri dönmek oluyor. Ama yapamayacağını bilince de ne çirkin oyuna katılmak istiyorsun ne de o özlediğin kollara dönebiliyorsun. Yine arafta sıkışıp ne iyiye ne kötüye gidebiliyorsun. Ve elinde güzel olan hiç bir şey kalmıyor.

8 Kasım 2011 Salı

hahahahaha

ayrılığın ve aşk acısının vücuduma etkisi KABIZLIK test edildi onaylandı
allah belamı vermesin ya.
verdiğim en zor irade testi bu heralde. 
eternal sunshine of the spotless mind lazım bize
belki de değil.

3 Kasım 2011 Perşembe

Gurbetçi gız

Hep yurtdışında yaşamak istedim ve gerçek oldu. Ama değişik bir şey var. Türkiye'den ve insanlarından sürekli şikayet etsem de özlüyorum. İnsanın doğup büyüdüğü yerle arasında aşk gibi güçlü bir bağ var. Kızsan da, küfür etsen de orası senin, orası senin ait olduğun yer, istesen de kopamazsın. Oranın insanları da senin gibi.
Anladım ki hayatımı nerede geçirirsem geçireyim ölmek istediğim yer İzmir. En son görmek istediğim şey deniz. En son solumak istediğim şey Karşıyaka'nın deniz kokusu. En son duymak istediğim şey ailemin sesi. En son yemek istediğim şey midye tava. En son içmek istediğim şey rakı


-kalbim egede kaldı-.

hep bir yanım ergen kalacak sanırım

I don't believe that anybody feels the way I do about you now 
And all the roads we have to walk are winding 
And all the lights that lead us there are blinding 
There are many things that I would like to say to you but I don't know how 
Because maybe you're gonna be the one that saves me ? 
And after all you're my wonderwall 

31 Ekim 2011 Pazartesi

bu gece müziğim kayboldu
telefonum ses vermedi beni yalnız braktı oysaki onla 1 saat tek basıma yürümeye razıydım
 If I broke your heart last night
It's because I love you most of all

22 Ekim 2011 Cumartesi

aşkttan başka
içini paylaşamama korkusu gibi. sanki sana
 seni isteyenler senin istediğini veremeyecek
beni isteyenler bana istediğimi veremiyecek.
hissetmeden paylaşmamak en güzel kalsın hep.
dayanamıyorum
dayanamıyorum
sinirden mi üzüntüden mi ağlıyorum belli değil
sadece 1 hafta sonrasına götürse beni zaman makinası , daha iyi olacağım söz.

çok şükür bu blogtan cok az insan haberdar.


Seninle aramızda ne var biliyor musun?
Zoraki yol ayrımları, kilometre tabelaları var.
Öpüşürken gözlerini yuman balıklar,
Faili meçhul intiharlar var aramızda…
Yüksek kaldırımlar, alçak basınçlar var.
Seninle aramızda coğrafya nefretim var benim.
Süt dökmüş kedilerin suskunluğu var.
Saat farkı var,
Ekvator var,
İçindeki balık öldü diye yas tutan rakı şişeleri var.
Yirmi üç derece yirmi yedi dakika ateşim var benim.

21 Ekim 2011 Cuma

winston light bile eskisi gibi değil

gününüz zaten bok gibiyse

bir kargo her seyi daha da boka cevirebilir. Bir kolonya, bir koku, boğazınızda koca bir düğüme ve engelleyemediğiniz göz yaşlarına sebep olabilir.
Ve siz göz makyajınız varken ağlamamalısınız, yoksa sizi "emo core" fanatiği sanabilirler.
Ve "yine mi emo-core of cok sıkıldım"

20 Ekim 2011 Perşembe

mantık:1-duygular:0

Kaybettik.

cahit tomruk: aşığım... aşık... yaktı beni... yaktı beni...
şeref: yapma oğlum... yapma oğlum... yapma be aptallık yapma... yapmaaa... sikecem aşkını. kestin sağını, solunu, her tarafını. aşk ne demek sen biliyor musun hee? aşk böyle lunaparkta ki tahta ata benzer; üzerinde hani bir ileri bir geri böyle gidiyormuşsun gibi bir his, sanki bir yere gidiyorsun, ayağın yerden kesiliyor, bir coşku, bi sikime gittiğin yok.
cahit tomruk:abi... hehh... abi sen var yaa... sen hiçbir şey anlamıyorsun tamam mı? sen beni anlamıyorsun.
The longer it takes the more it goes to waste
I want to believe you but I can’t feel a thing
The more that you get the less you are











kalbim acıyor

13 Ekim 2011 Perşembe

3 Ekim 2011 Pazartesi

Yanımda uyumasını özlüyorum. Hep buz gibi olan ellerim ve ayaklarım onun sayesinde ısınsa. Buz gibi elimi t-shirtünden içeri soktuğumda çok üşüse de kaçmasa, ayaklarım bacakları arasında ısınıverse. Sarılıp uyumayı özlüyorum.

2 Ekim 2011 Pazar

eşofmanım bile yok
anlıyor musun 
hadi gülümse
- hiç kimseyi mi özlemedin?
- özlemedim, özlersem üzülürüm.

29 Eylül 2011 Perşembe

Bir de işin sonunda efkardan alkolik olmak var, keş olmak var. Kendime güvenimse yok. Bağımlılıklara meyyalim vallahi dertten.

if you run/ I'll wait

http://www.youtube.com/watch?v=qyhlzEqY3LE
her dinlediğimde ağlamak.

28 Eylül 2011 Çarşamba

she's not a girl who misses much

Fromm

Ve bunu her dinlediğimde ödüm kopuyor karışık kafamla yanlış kararlar almaktan.
http://fizy.com/#s/154ckb

Acaba diyorum Fromm'un dediği gibi ne istediğimi anlamk için rüyalara mı yatsam, eşek gibi sarhoş olup birilerine kendimi mi sorgulatsam, hipnoz mu ettirsem kendimi?

Ben çözemicem çünkü ne istediğimi, ne hissettiğimi.

Yine Yine Yine

Yine aynı hislere kapıldım, yine sorumluluğun ağırlığı, suçluluk duygusu. Kaçmaya çalışıyorum, ondan, kendi düşüncelerimden. Yine kalbime bir hipopotam oturmuş, kalkmaya niyeti yok.

29 Mart 2011 Salı


 Her gün gazete okurken, haberleri izlerken yaşanan vahşetlerden haberdar oluyoruz. Bebekler, küçücük çocuklar, masum insanlar işkence görüyor, tecavüze uğruyor, acı çekerek ölüyor ya da acı içinde yaşamlarını sürdürmeye devam ediyor. Peki neden inandığımız “tanrı” ya da “allah” artık neye dua ediyorsak buna müsade ediyor? Esirgeyen ve bağışlayan diye andığımız, masumları koruduğuna inandığımız yüce varlık bunlar olurken ne yapıyor? İnsanların içine neden merhamet duygusunu koyup muhafaza etmiyor, acımasızlığı düşüncede belirdiği anda bitirmiyor? Kutsal kitaplar bize cennet ve cehennemden bahsediyor ama dünyadan öte cehennem var mı? 
Bu soruları senelerdir yanıtlamaya çalışıyordum, yapamadım. Hiç bir şeye inanmamak, çaresiz anlarımda yardım isteyebileceğin manevi bir dayanağının olmaması zor geliyordu gözüme. Ama artık kabullenmek zorundayım. İnanamıyorum, inanmak isterdim ama inanamıyorum.

28 Mart 2011 Pazartesi

üzgünüm eskisi gibi değil lunapark



Ruh halimi anlatmak istemiyorum, atlatmak istiyorum.


                             Ben her şeyi atlatır mıyım, yoksa her şey benim üzerimden mi atlar?
                            Sonunda her şey iyi olmaz mı, düzelmez mi?
                            Ben yine iyi olucam, ama tek başıma.
                           -Uzatmalar.

26 Mart 2011 Cumartesi

Bu aralar böyle

There’s no reason to be here
We should pack up and leave
I have never felt that way before totally alone
There’s no reason to leave
I have never seen you act that way before
Totally exposed.
As you throw away the love that we made

(I know I know)
And nothing’s going to change that hopeless feeling
I get when you say you understand and I know you can’t

Duş

Dün duş alırken  vücudumun ıslandıkça suyu emmesini, sonra tamamen suya dönüşüp giderden akıp gitmeyi istedim. Olmadı.